BODRUM
“Sanma ki sen geldiğin gibi gideceksin,
senden öncekiler de böyleydiler. Akıllarını hep Bodrum'da bırakıp gittiler...”
Halikarnas Balıkçısı böyle yazmıştı
Bodrum iiçin. Türkiye'nin tatil yöreleri içinde hiç bir yer Bodrum kadar
değişik bir imaja sahip değildir. Herkesin ayrı bir Bodrum'u vardır. İsterseniz
Bodrum'u Türkiye'ye ve dünyaya tanıtan Halikarnas Balıkçısı'nın Bodrum'u ile
başlayalım:
“ Eskiden evler, savaş ve savunma için
yüksek yamaçlara kondurulurdu. Bunlara ev değil “kule” denirdi. Ama deniz
özlemiyle, maviye imrenişten ötürü yerlerinde duramayarak, çam kokan
nalınlarıyla, tıngır mıngır yokuş aşağı seğirtmişler; iki koyun gıcır gıcır
çakılları boyunca dizilmişler. Arkada kalanlar ayak uçlarına kalkarak
kızkardeşlerinin omuzları üzerinden denize bakakalmışlar. Kimi cesur evler de
denize dalıp kayık olmuşlar ve dalgalar üzerinde oynaya güle, karadaki pısırık
kızkardeşleriyle alay etmişler. İşte bundan dolayı kayıklarla evlerin, bir de
mandalin bahçelerinin sıkı fıkı akrabalığı vardır. Denizde gidip gelmekten
usanan kayıklar ya ev ya da mandalin bahçesi olurlar.”
Yorumlar
Yorum Gönder